İnsan hayatı bir anlam arayışı ve bulduğu anlamların içine kendini yerleştirebilme serüvenidir. Temel ihtiyaçlarımızı karşılama dışında yaptığımız her işte bir anlam ararız. Hatta postmodern insan diye tabir ettiğimiz günümüz insanı temel ihtiyaçlarını karşılarken bile bir anlamın peşinden koşmaktadır. Bir gömlek artık sadece bir gömlek değildir. O aynı zamanda bizim karakterimizin bir parçasıdır. Tükettiğimiz gıdaların bizim kim olduğumuzu ele veren ayrıntılar olduğumuzu düşünür, marketteki basit bir gıda ürününü alırken iki marka arasında bizi daha iyi anlattığını düşündüğümüzü seçeriz.
 
Günümüz pazarlama stratejilerinden en önemlisi alıcı ve ürün arasında bir ilişki kurulmasını sağlamaktır. Bunun yolu ise kendi hayat hikayesi ve gelecek hedefleri doğrultusunda harekete eden alıcıya ürünün hikayesini sunmaktır. Hikayesi olmayan bir ürünün anlam yaratması özellikle sosyal medya ve internetin herkesin hayatına girdiği günümüzde neredeyse imkansızdır.
 
Neden diye sorarsanız, şu şekilde açıklayalım: Her şeyin bir anlamı günüz dünyasında artık markalar ve ürünler de birer canlııdr. Aynı insanlar gibi. Bir insan düşünün ki, bize anlatacak hiç bir hikayesi yok ya da anlattığı hikaye bizi hiçbir şekilde kendine çekmiyor. O insanı sevme ve onunla bir daha görüşmemize neden elbette yoktur.
 
Elimizdeki ürünümümüzün ve markamızın  da insanlar gibi birer hikayeleri vardır. Özellikle dijital platformlarda kendimizi anlatarak diğerlerinden farklı olduğumuzu göstermek için sadece bir hikayemizin olması değil onu nasıl sunduğumuz da büyük önem taşır. Mesela küçük bir kasabada amatör şartlarda üretilmeye başlanmış, ardından da ulusal ve küresel çapta marka olabilmeyi başarmış bir üürnün hikayesi bizi kendine çeker. Onun hangi zorluklarla günümüze vardığı, kendi büyürken yatırım yapanlara neler sağladığı, hala o eski mütevazılığını tüm büyüklüğüne rağmen sürdürebilmesi bizim için çok önemlidir. Ayrıca bir marka ya da ürünün ismi, onun hikayesinin çoğunluğunu sırtlanarak taşır.
 
Unutmayalım ki bu hayatta herkes kendi hikayesinin baş kahramanıdır ve bizzat kendisi kaleme alır. Bundan dolayı da marka kimliğini oluştururken onun hikayesini ihmal yazmak en az ha. Onu güzel bir şekilde anlatın ve sevilmesini sağlayın. Hikayenizle öne çıkın. Dijital dünyada diğerlerinin önüne geçmek için hikayenize iyi bir içerik metni oluşturun, farklılığınızı gösterin.
 
Hiç tartışmasız; anlam arayışı ve hikayeler kadınlar açısından erkeklere oranla hayatta çok daha önemlidir. Elbette istisnalar kaideyi bozmaz. Kadınlar yaptıkları işe çok daha fazla anlam yüklemeye, o işi ayrıntılandırmaya meyillidir ve her ayrıntıyı kendi içinde anlamlandırmaya çalışırken çoğu kez birebir ilişkilerde erkeklerin tepkisini bile çeker. Bu anlam arayışı kadınların girişim dünyasına girmesinde ilk başta işleri karmaşıklaştıracak gibi görünse de işinizde anlam yaratmakta erkeklere fark atmanızı sağlayacak bir yetiyi de doğuştan kazanmışsınız anlamına gelir. Bundan dolayı anlamların içinde boğulmaktan korkmak yerine, en anlamlıyı seçecek elinizde kocaman bir seçenek havuzunuzun olduğunu düşünün ve hikayenizi bulduğunuz anlamlar üstüne oturtun.
 
Size şimdi yeni geliştirdiğiniz ürününüzün hikayesini yazarken uygulayabileceğiniz bir kaç tiyo verelim:
 
. Ürününüzü yada markanızı hayata sokarken elbette bir çok zorluk çekmişsinizdir. Bir ürünü ortaya koymak ve onu pazara sunmak hepimiz biliyoruz ki günümüz pazar şartlarında hiç de kolay değil. Bu dönemde kendi yaşadığınız sıkıntılar asla ürününüzün hikayesii okuyan insanın keyfini kaçırmamalı. Ürününüz insanlara sizin yaşadığınız zorluklar ve acılardan çok duyduğunuz keyfi ve bu keyfin ürününüze yansımasını aktarmalıdır. Ürününüzü eline alan insan o ürünün tüm zorluklarına rağmen keyifli bir yolculuk sonucunda ortaya çıktığını bilmeli ve o keyfi hissetmelidir.
 
. Ürününüz hayatınızda eksikliğini duyduğunuz bir ürünün araması sonucunda ortaya çıkmış olabilir. Bunu hikayenize yansıtın. Ancak ben geldim ve bütün sorunlar bitti hikayelerini artık insanlar çok da ciddiye almamaktadır. Üstelik böyle bir tutum ürününüzü geliştirip yeniden sunma aşamasında size olan güveni de azaltacaktır. Ancak en iyisini olduğunuzu ve bu yolda en başından bu yana can-ı gönülden çalıştığınızı anlatmak da hiç zarar yoktur.
 
. Unutmayalım ki gülülümseten hikayeler güzel hikayelerdir. Hikayenizde insanları gülümsetmeyi seçin. Onlara hayatın eğlenceli ve sizin de daha fazla eğlenceli kılmak için çalıştığınız hissini uyandırın.
 
. Bir insanın hikayesi nasıl bitmiyorsa bir ürünün ya da markanın hikayesi de o ölene kadar bitmez. Devam eden hikayenizi insanlara anlatmaktan çekinmeyin. Özellikle dijital platformlarda hikayenizin devamını görseller ve metinler destekleyerek aktarmanız diğer firmalardan ayrışmanızı sağlayacaktır. Asla basit ilan reklam mantığıyla yerinizi koruyacağınızı üdşünmeyin. Artık yeni nesil için bu araçalar pek bir anlam ifade etmiyor.