BLOG
İş Dünyası için Önemli Olan Nedir?
11 Aralık

İş Dünyası için Önemli Olan Nedir?

İşletmeler büyük umutlarla kurulur ve yoğun çaba gerektiren faaliyetlerle tıpkı diğer işletmeler gibi yaşam ekosistemine dahil olur. İşletmeleri tıpkı yaşayan canlılar gibi görmeliyiz. Bir felsefesi, kuruluş amacı, yaşamı benimseme biçimi, sınırları, güçlü yanları, zayıflıkları ile işletmeler kendi içinde ayrılır, farklılaşır. Aynı sektörde benzer zamanda kurulup benzer süreçler işleten işletmelerin çok farklı noktalara gelmiş olanlarının örnekleri çoktur. Hatta yaşam evresi oldukça kısa süren işletmeler bu ekosistem içinde dikkat çekici büyüklüktedir. Özellikle kuruluş evresinden başlayarak Türkiye’de ayakta kalabilen işletmelerin yaşam ortalamasının net oran belirtememekle yüzde 11 yüzde 13 aralığında olduğu belirtilir.

 
Bütün işletmelerin ortak tek çabası vardır. Yaşam seyrini en uzun tutmak.  Bu seyirde ekonomik kazancını da çoğaltmak. Peki bu nasıl sağlanır?

İşletmelerin ayakta kalma hatta lider olma stratejilerini farklı başlıklarla bu köşeden bir yazı dizisiyle sizlerle paylaşıyor olacağım.

İlk başlığımız “sürdürülebilirlik” yani ayakta kalmak

 

İş Dünyası için Sürdürülebilirlik Neden Önemli?

 

“Sürdürülebilirlik alanında uzmanlaşmayı ve bunu rekabet avantajına dönüştürmeyi başaran şirketler; geleceğin marka liderleri ve pazarında rekabet yaratan oyuncularolarak karşımıza çıkacaklardır”

Sürdürülebilirlik; “günümüzün gerçeklerini dikkate alarak gelecek nesillerin ihtiyaçlarını karşılayabileceği bir model sunmak” olarak karşımızda duruyor

İşletmeler açısından bakıldığında şirket çıkarlarının toplumsal çıkarlar ile çatışmadığı, sadece ekonomik açıdan büyümenin değil sosyal ve çevre konularının da şirket konularına dahil edildiği bir yönetim anlayışıdır.

Bugün sadece kendi sektöründe değil yönetim şekli tüm sektör oyuncuları tarafından takip edilen mercek altına alınan işletmeler ekonomik olarak büyürken topluma sağladığı katma değer de birlikte büyür. Sosyal konuları gündemine alan ve ekonomik faaliyetlerini ilgili olduğu sosyal konulara ya da katkı sağlayabileceği farklı toplumsal konulara dokunduran şirketler tüketici algısında tercih edilen marka, bulunduğu topluma hizmet eden bir üretici ve tüketicilerin kendini yakın hissettikleri yerel bir olgu haline gelir. Tüketicinin sadık davrandığı tüm işletmeler ekonomik sürdürülebilirliğini sağlamış olur.

Şirketleri ve iş yapış şekillerini köklü bir şekilde etkileyecek olan sürdürülebilirlik uygulamaları şirketlere ve sektörlere göre farklılık gösteriyor. Mevcut durumun net olarak anlaşılması, risk ve fırsatların doğru bir şekilde teşhis edilmesi için büyük önem taşıyor. Gerek teknolojik gerek siyasal, ekonomik, sosyal tüm gelişmeler şirketlerin iş yapış şekillerinde değişiklik meydana getirebilir. Bu değişimi hızlı ve doğru biçimde tüketicisine yansıtan işletmeler yazımızın başında da ifade ettiğimiz gibi rekabet yaratan unsur olur. Bu gelişmeleri takip etmeyen şirketlerin varlığını sürdürebilmesi bu senaryoda mümkün gözükmüyor.

 
Şirketlerin Toplumdaki Rolü ve Sorumlulukları
 

Eski dünya düzeni şeklinde tanımlayabileceğim yakın geçmişte, şirketlerin temel amacının kar elde etmek, temel sorumluluğunun ise sadece şirket ortaklarına karşı olduğu düşüncesi hakimdi. Yeni düzen ise şirketlerin kar elde etme amacının toplumsal çıkarlar ile paralel olabileceği bir “kazan-kazan” ilişkisini tanımlıyor. Yani, artık şirketlerin sadece şirket ortaklarına karşı değil, toplumsal ortaklarına karşı da bir sorumluluğu var. Şu da bir gerçek ki; günümüzün global bilgi dünyasında şirketlerin, içinde bulundukları toplumdan bağımsız ve aykırı durması düşünülemez. Kaldı ki işletmenin tanımında şirket sermayedarlarına ekonomik kazanç sağlarken içinde bulunduğu topluma da fayda sağlıyor olması esası vardır.

 

Sürdürülebilirlik Göstergeleri
 

Sürdürülebilirlik stratejisi, temel olarak ekonomik, çevresel ve sosyal olmak üzere 3 ana gösterge üzerinden oluşturulur ve uygulanır.

Bu başlıklar altında yer alan, finansal göstergeler, risk yönetimi, İş etiği kuralları, yolsuzluk, atıklar, doğal kaynak kullanımı, İnsan kaynakları yönetimi, toplumsal katkı ve insan hakları gibi alt göstergeler, şirketler tarafından paydaşları göz önünde bulundurularak belirlenmelidir.

Sürdürülebilir bir gelecek kavramının ülkemizde benimsenmesi ve bu doğrultudaki uygulamaların hayata geçirilmesi yönündeki çalışmalar arttırılarak devam ettirilmelidir. Ancak sürdürülebilirliğin sadece birkaç büyük şirketin değil bütün iş dünyasının ortak meselesi olduğu bilinmelidir.  Bu nedenle, büyük sanayi işletmelerinin sürdürülebilir üretim projelerinin tabana, KOBİ’lere yaygınlaştırılması gerekiyor. Bunun yolu da kamu-üniversite-özel sektör iş birliğinde bugünkünden çok daha fazla yol almamızdan geçiyor.
 
Sürdürülebilirlik için odak noktaları

Ekonomik odaklar

·         Muhasebe, finans ve bütçe süreçlerinin işletmenin mevcut durumunu analiz edebilecek yeterlilikte ve geleceği planlayacak esneklikte olabilmesi

·         Mali tabloların değerlendirmelerinin düzenli ve sürekli yapıldığı bir bilinç kültürünün varlığı

·         Yatırım yapılabilecek alanların finans kaynaklarının iyi araştırılması

·         Bütçe yönetimi ve kontrol süreçlerinin tanımlanmış olması ve işler duruma gelmesi

·         İyi yapılandırılmış bir iç denetim sisteminin hedeflenmesi

Çevresel odaklar

·         İnsan kaynağının verimli çalışma esasına dayalı insan kaynakları politikalarını elde etme çabası, bu çaba için kaynak ayırmaya hazır olma, hazırsa geliştirerek devam ettirme

·         İş etiği kurallarının tahsis edilmiş olması ve benimsenmesi

·         Müşteri odaklı yaklaşım ile üretim süreçlerinin kalite ve inovasyonla sürekli desteklenmesi

·         Pazarlama esaslı faaliyetlerde rekabet politikalarının değer yaratma üzerine kurulması

·         Tedarik yönetim sistemlerinde kazan kazan ilişkisinin kurulması

·         Yasal süreçlerde mevzuatlara uyum sağlamada çeviklik

·         Doğal kaynakların korunmasına yönelik koruma programının benimsenmesi


Sosyal odaklar

·         Toplumsal konularda işletme markasının kamuoyu güveni sağlayacak duruşunu hedefleme

·         Toplumsal konular çözüm getirecek paydaş olabilme

·         Sektör karar vericileriyle iletişim kanallarını geliştirme
 

Buradan hareketle sürdürülebilirlik politikalarının iyi belirlenmesi ve hayata başarılı geçirilmesinin yeni bir çabayı da beraberinde getirdiğini düşünmeliyiz.  Bu çalışmalarda yapılan en büyük hata büyük isteklerle başlayıp devamını getirecek sabır ve inatçı duruşun sergilenmemesidir. Çünkü istikrar değişimi başlatır. Değişim ise sancılı bir süreçtir. Tıpkı doğum gibi sabırla ve titizlikle geçirilen bir süreç sonunda ortaya yepyeni bir varlığı meydana getirecektir. İşte bu varlık sizin eseriniz yani şirketinizin güçlendiği bambaşka bir halidir. Gösterdiğiniz sabır ve yaşadığınız tüm sancılar pozitif iş sonuçlarıyla tadını çıkarmak üzere sizi bekleyecektir.

Hep birlikte bu yolculuğun nasıl olacağını yazalım. Her türlü görüşünüzü ve önerinizi paylaşın işletmelerinizin yaşam yolculuğunu birlikte geliştirelim

Senem Kılıç

Bilgisayar Mühendisi, İşletme Yönetim Danışmanı

SenemKılıç

1978 Denizli doğumluyum. Ege Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği eğitimimi tamamladım. Dokuz Eylül Üniversitesi Sayısal Yöntemler Yüksek Lisansı Dokuz Eylül Üniversitesi İşletme Ana bilim dalında "X,Y Kuşağının İstihdam Politikaları" üzerine doktora eğitimi tez aşamasında devam etmekteyim...

Bana Ulaşın