BLOG
İZMİR HALKININ AKTARMA İLE İMTİHANI
14 Aralık

İZMİR HALKININ AKTARMA İLE İMTİHANI

İzmir’de29 Haziran tarihinde aktarma sistemine geçiş yapıldı.

Belediye aktarma sistemini getirirken ki hedefleri trafiği rahatlatmak, daha az benzin tüketimi ve duraklarda bekleme sürelerini azaltmaktı. Sebepleri açılarken daha az hava kirliliği gibi doneleri de kullandı.

Aktarma sistemi Avrupa'da ve Amerika'da kullanılan ve doğru ilerleyen bir sistem. Belediye bu yapıyı İzmir'e uygulamak istedi. 

İZBAN SINIFTA KALDI!!!

Aktarma sisteminde en çok sorun İZBAN ve Metro’da yaşandı. En yoğun istasyonlarda sabah iş saatinde ve iş çıkışında İZBAN’a ve Metro’ya binmek çile haline geldi.

Burada özellikle devlet ve belediyenin %50 ortaklı yapıda işlettikleri İzmir Banliyö(İZBAN) üzerinde durmak istiyorum. Aktarma sistemine geçildiğinde daha ilk haftalar gerek raylarda oluşan sorunlar, gerek çalışan trenlerin kapasitesinin yetmemesi, gerek belli saatlerde sefer sıklığının yeteri derecede arttırılamaması ve sinyalizasyonda yaşanan sorunlar nedeni ile İzmir halkı için İZBAN ulaşımı çileye döndü. Bu sorunların çözümü için belli adımlar atıldı ancak yeterli olamadı.

Aktarma toplumun çok büyük bir kesiminden yoğun tepki çekti ve çekmeye de devam ediyor.

Neden tepki çekti gelin bunları derleyelim: -Aktarma ile gelen yeni hat numaraları ve güzergahı değişen hatlar için gerekli tanıtım yapılmadığı için bir kaos ortamı oluştu.

Halka yeterli derece aktarma sisteminin faydaları ve ne işe yaradığı anlatılamadı(Anlatılmak istendi ama çok kısır kaldı ve tanıtıma yeterli zaman ayrılmadı).

Bu sisteme uygun bir alt yapı çalışması yapılmadı. Önce sistem kurulur sonra aksiyon alınır. Belediye ise altyapıyı dizayn etmeden aktarma sistemini uygulamak istedi. 

Kabul ediyoruz aktarma sistemi gerekli ve dünyada kullanılan bir yapı ancak Londra metrosunun 1863’de faaliyete başladığını, Amerika'da 1870’de, Almanya'da 1902'de, mali anlamda bizden daha geride olan Romanya'da dahi 1979'da faaliyete başladığını düşünürsek almamız gereken daha fazla yol olduğunu görüyoruz.

“HALK ARENASI” ULAŞIM AĞLARI

Aktarma sistemine oluşan tepki sorunların halk tarafından ortaya konulmasına neden oldu. Artık otobüs, İZBAN ve metro yolculukları İzmir’de siyasetin ve sorunların halk tarafından konuşulduğu bir mecra haline döndü. İzmir halkı ulaşımda yaşanan en küçük aksaklığın ardından içini ve yanlış gördüğü her şeyi toplu ulaşımda paylaşır hale geldi. Bir nevi toplu ulaşım halkın fikrini paylaşmak istediği bir “halk arenasına” dönüştü.

SONUÇ OLARAK!!!
 
Yapılmak istenen doğru bir sistem olabilir(ki ben doğruluğuna inanıyorum) ancak yapılmak istenen halka doğru anlatılmak zorunda. Yaptık bu sistem doğru demek yetmez. Kamu spotları oluşturarak, yazılı, görsel ve sosyal medyayı etken kullanarak ve gerekli yerlere yeterli derecede bilgilendirme afiş veya levhaları konularak aktarma sistemi daha iyi anlatılabilirdi.

Ulaşımda aktarma veya farklı bir reform yapılacaksa önce bunun alt yapısı oluşturulması gerekiyor. Alt yapı sizi destekler ise ancak o zaman başarıya ulaşabilirsiniz.

Senem Kılıç

Bilgisayar Mühendisi/Yönetim Danışmanı

SenemKılıç

1978 Denizli doğumluyum. Ege Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği eğitimimi tamamladım. Dokuz Eylül Üniversitesi Sayısal Yöntemler Yüksek Lisansı Dokuz Eylül Üniversitesi İşletme Ana bilim dalında "X,Y Kuşağının İstihdam Politikaları" üzerine doktora eğitimi tez aşamasında devam etmekteyim...

Bana Ulaşın